12 Haziran 2009 Cuma

DÜŞLER!m

Hipnagojik halusinasyon evresini aşamadığım uykulardan uyanıyorum ve elimi atıp adi defterime uzanıyorum, yatağımın içinde kalemim.
Yüzde kaçını tutturabileceğimi bilmeden göremediğim düşlerimi yazmaya koyuluyorum. Bir çeşit yaşam belirtisi bir çeşit mezardan diriliş veya tam anlamıyla bir ölüm. Hayatımın G noktasında buluyorum kendimi, sürekli kabul etmediğim – ettiğim, karar veremediğim kandırmalarda.

Ve gördüğüm adamların hepsine “seni seviyorum” demek istiyorum . Ne demekse?

Uyanıyorum… Meğer sevemediğim için hiçbir adamı, seviyorum demek istiyorum. Yalnızım… Daha önce olmadığım kadar. Bir nedeni var. Çünkü “o” var. Sevmek insanın kursağında kalır mı? Kaldırmaya çalışıyorlar işte… Direniyorum, organlarım yer değiştiriyor sanki, içimden bir şey akıyor… Ona doğru… Lakin ben doğrunun ne olduğunu bilmiyorum. Korkmuyorum diyebiliyorum sadece. Ama köpekler gibi korkuyorum aslında. Utanmıyorum…

Uyuyorum ve yoksun… Uyanıyorum, daha beter yoksun… Tarihte bir dönem hissettiklerimi hissediyorum, midem… Zaten yoktun, nedir şimdi bu aklımı kaçırtacak kadar beni yağmalayan. Yoktun… Şimdi de yoksun, ben yalnızca biliyorum. Varsın… Kim bilir hangi cehennemde hangi geçmiş kadın için kahrediyorsun. Seviştiğin hiçbir kadın kaldıramıyor ruhundaki ağırlığı… Aslında orada yoksun.

Uyuyorum… Düşümdesin… Ölmüyorum… Hevesliyim… Büyüyorsun. İçimdesin… Büyüdükçe sen içimde, gitmen daha beter acıtacak canımı… Oysa ben sığınıyorum hissettiklerime. Gitmez isen, kazanacağım. Diğer seçenek ise daha öncekilerden farksız, yadırgamayacağım. Gitme…

Uyanıyorum, aklım sende, ellerim defterimde… Yoksun… Patolojik önyargılarla kaynadığımız şu hayatta, ben var isem sen de varsın. Sıyrıldım, ben oldum… Arın, sen ol! Var ol… Hayatımın merkezindeyim. Uyuyorum… Varlığın ile yokluğun arasında kendi düşlerimdeyim. Hayalim senin düşlerine dalmak. Bu gece tekrar deneyeceğim, senin düşlerini göreceğim. “Kapat artık” diyeceğim sana “o defteri”… Aynı boktan sayfada kalmışsın. Sen baktıkça temizlenmeyecek biliyorsun. Kin mi zannediyorsun?.. Beslediğin… Sadece korkuyorsun.

Senin ki yeni birini sevmekten korkmak, onun yerine birini koymak. Bilmiyor musun? Kimse kimsenin yerini doldurmak için varolmadı… Sen gibi…

İddiasız düşler görüyorum… Sayıklamıyorum. Yaşadığım her an’ımda varlıklarını hissettiren düşler…

Aklım sen de ya, düşlerim sen kokuyor… Düşlerimden yastığıma sen akıyor. Yavaş yavaş yayılıyorsun… Yatağım sen oluyor. Uyuyorum… Ölümü senin koynunda tadıyorum. Hayatım G-ırtlağımda düğümleniyor adına düş diyorlar. Yoksun…

Uyanıyorum… Elimde mürekkep lekesi… Düşlerimi temizliyorum…